‘Hac Organizasyonunun denetlenmesini ve fiyatların düşürülmesini istedi’

Ekmen, Kurban Bayramı’na bir hafta kala vizesiz hacca giden vatandaşların Suudi polisi tarafından Mekke’den 40-50 kilometre uzakta bırakıldığını ve yüksek ücretler ödeyerek dönmek zorunda kaldıklarını belirtti. Diyanet’in vatandaşları ihbar ettiğine dair algının güçlendiğini ifade eden Ekmen, Suudi makamlarıyla yapılan görüşmeler sonucu sıkı tedbirler uygulandığını vurguladı.

SIKI TEDBİRLER UYGULANIYOR

Ekmen, vizesiz hacca gidenlerin çoğunu yıllardır vize çıkmayan ve maddi gücü olmayan vatandaşların oluşturduğunu, Türkiye’den yasal yollarla çıkış yaparak Suudi Arabistan’a giren hacı adaylarının Mekke’de büyük zorluklarla karşılaştığını söyledi. Ayrıca, hacı kartı olmayanların Diyanet’in sağlık hizmetlerinden yararlanamadığını belirtti. Ekmen, hac ve umre organizasyonu yapan şirketlere ve vizesiz hacca gitmeyi düşünen vatandaşlara yönelik uyarılarda bulunarak, Diyanet’in daha insancıl ve destekleyici bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini vurguladı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın itibarının korunmasının önemine değinen Ekmen, hac maliyetlerinin diğer İslam ülkelerine göre yüksek olduğunu ve bu maliyetlerin şeffaf bir şekilde açıklanması gerektiğini belirtti.

REKABET DESTEKLENMELİ

Ekmen, Diyanet’in sektörden çekilmesi ve acentalar arası rekabetin desteklenmesi gerektiğini savundu. Hac organizasyonlarının denetim ve şeffaflık prensiplerine uygun yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Ekmen, Sayıştay denetiminden çıkarılan hac organizasyonunun yeniden denetlenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, küçük acentaların desteklenmesi ve tekelleşmenin önlenmesi gerektiğini ifade eden Ekmen, hacı kotasının özel sektör lehine geliştirilmesini önerdi.