Batman’da gerçekleşen Kürtçe Kitap Fuarı’nda Eşbaşkan Gülistan Sönük, Tutsak kadın yazarlar Aryen Dağ ve Zerrin Yılmaz’ın cezaevinde yazdıkları “İlk Adımlar” ve “Esmer Yara Beyaz Kurt” adlı kitaplarını imzaladı.
Batman’da ilk kez düzenlenen ve 16-24 Ekim tarihlerini kapsayan Kürtçe Kitap Fuarı’nın ikinci gününde dikkat çeken etkinliklerden biri de Belediye Eşbaşkanı Gülistan Sönük’ün katılımıyla gerçekleştir. Eşbaşkan Gülistan Sönük genelde kadın yazarlara özel de ise tutsak kadın yazarlarının edebi üretimlerine dikkat çekmek amacıyla Aram Yayınevi standındatutsak kadın yazarları Zerrin Yılmaz’ın “Esmer Yara Beyaz Kurt” ve Aryen Dağ’ın “İlk Adımlar” adlı eserlerini imzaladı.
‘Gönül isterdi ki Kendi kitaplarını kendileri imzalasın’
Kitapseverlerin yoğun ilgi gösterdiği imza etkinliğinde Eşbaşkan Gülistan Sönük, cezaevlerinde çıkan edebi üretimlerin bir direniş ve özgürlük arayışının sembolü olarak Kürt edebiyatında önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, “Tutsak yazarların kaleme aldığı eserler, sadece kişisel deneyimlerini yansıtmakla kalmayıp, aynı zamanda halkların özgürlük mücadelesine, toplumsal travmalara ve kültürel dirilişe de ışık tutuyor. Batman Kürtçe Kitap Fuarı’nda bu eserlerin imzalamaktan mutluluk duyduğum kadar, edebi ve sanatsal anlamda bu kadar güçlü yazarlarımızın bugün dört duvar arasında tutulup burada kendi kitaplarını kendilerinin imzalayamamasından da büyük bir üzüntü duyuyorum. Gönül isterdi ki bugün burada kendi kitaplarını kendilerinin imzalamasıydı” dedi.
Bu tutsak kadınlar zor koşullarda yaratıcılığın sınırlarını zorluyor
Zerrin Yılmaz’ın “Esmer Yara Beyaz Kurt” adlı eseri ve Aryen Dağ’ın “İlk Adımlar” kitabı, cezaevlerinde geçen zorlu koşullara rağmen yaratıcı üretimin sürdüğünü ve bu üretimin edebiyatımıza yeni bir boyut kazandırdığını dile getiren Eşbaşkan Gülistan Sönük “Tutsak kadın yazarlarımız, kısıtlanmış alanlarda bile yazmanın, anlatmanın ve direnmenin mümkün olduğunu kanıtlıyor. Yaratıcılık, bu koşullar altında bile engellenemeyen bir güç olarak varlığını sürdürüyor. Bu çalışmalar hem edebi hem de kültürel direnişin birer yansıması olduğunu söylüyoruz. Tutsak kadın yazarlarımızın eserlerinin imzalamakla onların sesini bir kez daha dışarıya taşımış oluyoruz. Bu tutsak kadın yazarlarımız en çetin ve zor koşullar altında gerçekten de yaratıcılığın sınırlarını aşıyor. Çünkü sanat ve edebiyatın sınırları aşan bir gücü var. İçerideki bütün kadın yazarlarımız bir anlamda bunu kanıtlıyor” şeklinde konuştu.