Ülkemizde kamuoyunu en çok meşgul eden suç tipleri arasında cinsel suçlar yer almaktadır. Özellikle son günlerde Tekirdağ’daki Sıla bebek ve Diyarbakır’daki küçük Narin’in acısı, tüm Türkiye’nin yüreklerini dağlamış ve cinsel suçlara dair cezaların caydırıcılığı üzerine tartışmalara sebebiyet vermiştir.
Ülkemizde kamuoyunu en çok meşgul eden suç tipleri arasında cinsel suçlar yer almaktadır. Özellikle son günlerde Tekirdağ’daki Sıla bebek ve Diyarbakır’daki küçük Narin’in acısı, tüm Türkiye’nin yüreklerini dağlamış ve cinsel suçlara dair cezaların caydırıcılığı üzerine tartışmalara sebebiyet vermiştir.
Cinsel suçlar, Türk Ceza Kanunu’nun 102 ila 105. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu suçların soruşturma ve kovuşturma süreci oldukça hassas olup, cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı, reşit olmayanla cinsel ilişki ve cinsel taciz başlıkları altında incelenir.
Cinsel Saldırı (TCK 102)
Cinsel saldırı, kişinin rızası dışında, vücut dokunulmazlığını ihlal eden cinsel amaçlı her türlü davranışı kapsar. Temel hali, basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek düzeyde zarar oluşturur ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasını gerektirir. Nitelikli cinsel saldırı ise cinsel organ veya başka bir cisimle vücuda nüfuz edilerek işlenir. Bu durumda ceza, 12 yıldan az olamaz.
Çocuğun Cinsel İstismarı (TCK 103)
Bu suç, 15 yaşını doldurmamış ya da fiilin anlamını ve sonuçlarını kavrayamayacak durumda olan çocuklara yönelik cinsel davranışları içerir. Yargıtay’ın içtihatlarına göre, ani gerçekleşen cinsel eylemler, mağdurun iradesini etkileyen bir neden olarak kabul edilir ve cebir, tehdit veya hile bulunmasa bile suç kapsamında değerlendirilir. İstismarın nitelikli hallerinde, ceza 16 yıldan az olamaz. Yargıtay, bu suçu değerlendirirken, 15-18 yaş arası çocuklarla rızaya dayalı cinsel ilişkiyi de kapsamaktadır; dolayısıyla mağdurun rızası dışında gerçekleşen her cinsel eylem TCK 103 kapsamında ele alınır.
Reşit Olmayanla Cinsel İlişki (TCK 104)
15-18 yaş arasındaki reşit olmayan kişilerle rızaya dayalı cinsel ilişki bu madde kapsamında ele alınır. Ancak Yargıtay’ın görüşüne göre, 15-18 yaş arası çocukların fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını anlama yeteneği gelişmişse, bu kişilerin yetişkinler gibi kabul edilmesi ve bu kapsamda yargılamanın yapılması gerekir. Kanun koyucu, burada “cinsel ilişki” ifadesini kullanarak, vücuda organ veya cisim sokulması durumuna atıf yapmıştır.
Cinsel Taciz (TCK 105)
Cinsel taciz, kişinin rızası dışında, cinsel içerikli sözler, davranışlar ya da başka yollarla rahatsız edilmesini kapsar. Bu suçun cezası, 3 aydan 2 yıla kadar hapis ya da adli para cezasıdır. Ancak tacizin kamu görevinin veya hiyerarşi ilişkisi sayesinde işlenmesi durumunda ceza artırılır.
Yargılama ve Delil Sorunları
Cinsel suçların yargılamasında mağdurun beyanı genellikle en önemli delil olarak kabul edilir. Ancak, suçun kapalı ortamlarda ve genellikle baş başa gerçekleşmesi nedeniyle delil yetersizliği gibi sorunlar yaşanmaktadır. Yargıtay, bu tür suçların soruşturma ve kovuşturmasında “şüpheden sanık yararlanır” ilkesinin önemini vurgular. Mağdurun olayı anlatımındaki tutarsızlıklar, olayın travmatik yapısı göz önünde bulundurularak değerlendirilmelidir.
Kaynak:
https://www.delilavukatlik.com/post/cinsel-saldiri-tecavuz-sarkintilik-sucu-ve-cezasi
https://www.delilavukatlik.com/post/cinsel-taciz-sucu-ve-cezasi
https://www.delilavukatlik.com/post/cocugun-cinsel-istismari-sucu-cezasi